Her yerde bu tür yazılar okuyorsunuzdur, herkes kendince "mutluluk" tarifleri yapıyordur. Ben yıllardır mutluluk kavramına net bir tarif getiremedim. Hatta hiçbir tarif getiremedim. Şu ana kadar mutluluk denildiğinde verebildiğim tek kesin yanıt: "inandıklarım, yerine getirdiğim ödevlerim, sorumluluklarım ve ailem" oldu. Bundan sonra da yine bunlardan başkası olamayacak sanırım. Başka seçeneklere de şans verdim ama sonuç çıkmadı... Şu an "mutluyum" diyebiliyorsam bunlara borçluyum.
Eminim sizlerin de mutluluk hakkında bir sürü söyleyecekleriniz vardır. İşte bir alıntı yazıyla "mutluluk" Yazıyı okuduktan sonra siz de yanıtlayın; Mutluluk nedir? Nerededir?
Mutluluk Nedir?
Kimimiz parada ararız mutluluğu,kimimiz sevgilide…
Kimimiz ailemizde,kimimiz ise sağlıkta…
Ama hepsinde bir "arayış" ve "yetinmeme" söz konusudur. Belli bir miktar paramız olduğunda mutlu olacağımızı düşünürüz o kadar para kazanınca yetmez,daha fazlasını isteriz. Evimiz olur bu kez bahçe içinde bir tane daha isteriz. Araba alırız bu kez rengini yada modelini değiştirmeye çalışırız. Bizi seven birileri olsun diye dua ederiz onu bulduğumuzda da kıymetini bilmeyiz. İnsanoğlu yapısı böyle her zaman daha fazlasını elde etmek için uğraşırız, arada kaybettiklerimizin farkına vardığımızda ise iş işten geçmiş olur.
Aslında düşünüldüğünde mutsuz olmak içi o kadar sebep var ki! Dünyada büyüklerin hırsları yüzünden katledilen, minikler var mesela. Çocuğunu korumak için kendini siper eden babanın fotoğrafını mutlaka görmüşsünüzdür. Yada Afrika'da çocuğu yemek için ölmesini bekleyen akbabayı hatırlıyorsunuz değil mi? Her yerde yayınlandı çünkü bu fotoğraf. Ne yapılıyor onlar için? Ne yapıyoruz yada yapabiliyoruz? Çok uzağa gittiysem ülkemize döneyim. Geçen yıl Malatya'da çocuklara yapılan işkenceyi hatırlayın, kıyamet kopmuştu o zamanlar, günlerce haber bültenlerinde yayınlandı içimizi dağlayan görüntüler, televizyon karşısında ağladık bir çocuğumuz,lanet ettik oradaki insanlara belki de… Peki şimdi oradaki çocuklar ne durumda? Hiçbir yerde herhangi bir bilgi yok. O olaylardan bir süre sonra medyada gitmedi, unutan bir milletiz biz bunu da unuttuk tıpkı unuttuğumuz bir çok şey gibi…
Bunları düşününce mutlu olmak, gülümsemek gelmiyor insanın içinden. Ama sonra düşünüyorum,biliyorum ki bizim halkımız duyarlı, sağ duyulu Malatya'da ki çocukları hala ziyarete gidiyorlar. Kız çocuklarının okuması için kampanyalar düzenleniyor ve bütün halk destek veriyor bu kampanyalara. Okullar için kampanyalar, kermesler düzenleniyor ve o bölgedeki herkes katılıyor,destekliyor bütün bunları. Sonra Afrika'daki çocuklar için ayrı kampanyalar düzenleniyor. Iraktakiler içinse yapılabilecek olanlar yapılıyor. Pakistan'da ki felaketi hatırlayın. Neler yapıldı o bölgede insanlar için. Yardımlar esirgenmedi.Bunları görünce de mutlu oluyor insan…
Bir arkadaşım bir gün "bana mutluluğu birkaç cümle ile anlatır mısın?" diye sorduğunda hiç düşünmeden arka arkaya sıraladım cümleleri…
Mutluluk: Bir çocuğun gülümsemesidir
Mutluluk: Bir çocuğun kalbini kazanabilmektir
Mutluluk: Bir çocuğu güldürebilmektir
Mutluluk: İyi bir evlat, iyi bir kardeş, iyi bir arkadaş, iyi bir dost ve iyi bir sevgili olabilmektir
Mutluluk: İçten söylenebilen "seni seviyorum" dur
Mutluluk: Onu deli gibi severken onunda sizi sevdiğini bilmenizdir
Mutluluk: Onun iyi olduğunu bilmektir
Mutluluk: Size verilen değerdir
Mutluluk: Mars olacağını bile bile tavla oynamaktır. (Babacığım seni çok seviyorum ?)
Mutluluk: Ağlamaktan gözlerin şiştiğinde, seni avutacak birilerinin olmasıdır. (Anneciğim seni çok seviyorum ?)
Mutluluk: Uzakta da olsa seni seven birilerinin olmasıdır.
Mutluluk: Akşam okuldan yada işten eve döndüğünde kapıyı açan ve gününün nasıl geçtiğini soran birilerinin olmasıdır.
Mutluluk: Her şeyden bıkıp hayattan koptuğun anlarda sana güzel günlerini hatırlatan ve asla seni bırakmayan kardeşlere sahip olmaktır.